Atilla Karaoğlan: Maç yönetmek ev işlerinden daha kolaymış!

Süper Lig’de ilk sezonunda yıldızı parlayan hakem atilla Karaoğlan, koronavirüs salgını nedeniyle evde geçen günlerini Fanatik gazetesine anlattı.

Hakem yorumcusu Deniz Çoban’ın konuğu, umut vaat eden hakemlerimizden Atilla Karaoğlan…

DENİZ ÇOBAN: Hocam, merhaba… Öncelikle nasılsınız?

ATİLLA KARAOĞLAN: Teşekkür ederim. Çok şükür sağlığımız iyi. Uyarıları dikkate alarak evde kalıyoruz, riski azaltıyoruz. Yaklaşık bir aydır evdeyiz. Salgın nedeniyle üzgünüz, bugünlerin kısa sürede geçmesini ümit ediyoruz.

Kendinizi biraz tanıtır mısınız?

Sakarya’nın Akyazı ilçesinde oturuyorum. Kocaeli Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi mezunuyum. 8 sene Beden Eğitimi öğretmenliği yaptım. 2 senedir Sakarya Büyükşehir Belediyesi Spor Daire Başkanlığı’nda ‘eğitmen’ olarak çalışıyorum. 2004 yılında futbol hakemliğine başladım. 2007’den bu yana profesyonel liglerde hakem ve yardımcı hakem olarak görev yaptım. Son iki yıldır üst liglerde görev alıyorum. 2010’da Miray hanım ile evlendik. Eflal (7), Esma (5) ve Hüma(1.5) isminde 3 kızımız var.‘Sosyal mesafeye dikkat’

Dışarı çıktığınız oluyor mu? Nasıl önlemler alıyorsunuz?

Mesleğim gereği hiç bu kadar uzun süre evde kalmamıştım. Tüm kalbimle geçici olduğuna inandığım bu yeni duruma, ailece uyum sağlamaya çalışıyoruz. Kamu Kurumu’nda çalıştığım için dönüşümlü olarak işe gidiyordum, ancak son bir aydır kesintisiz evdeyim. Sağlık Bakanımız ve Bilim Kurulu’nun beyanlarını dikkate alıyoruz. Dışarıya çıkmam gerekirse de sosyal izolasyon, sosyal mesafe ve maske takma kurallarına mutlaka uyuyorum.

Evde ne tür önlemler aldınız?

Öncelikle evimizi; eş, dost ve akraba ziyaretlerine kapattık mecburen. Çünkü durumun, bir tatil olmadığının farkındayız. Evde ailece vakit geçirmek bize yetiyor. Müstakil evde oturduğumuz için bahçeye çıkmak gibi bir şansımız var. Sadece market alışverişi için dışarıya çıkıyorum. Maske takıyor, eldiven giyiyorum. Aldığım ürünleri balkonda bekletiyoruz, dezenfekte işlemlerini yaptıktan sonra eve alıyoruz.Evde bir gününüz nasıl geçiyor?

3 kız babası olarak yoğun ve yorucu! İlk olarak 2. Sınıf öğrencisi kızım Eflal ile ‘EBA TV’ üzerinden derslerini izliyoruz. Sonra anaokuluna giden Esma ve henüz 1.5 yaşındaki Hüma ile etkinlikler yapıyoruz. Ardından günlük antrenmanımı tamamlıyorum. Kişisel gelişimime önem veriyorum. MHK’nın tahsis ettiği program sayesinde tüm Dünya’da oynanmış müsabakaları izliyorum. Yönetmiş olduğum maçların detaylı analizlerini yaparak mentörümle paylaşıyorum.

En çok neyi özlediniz?

İnsan, özgürlüğü kısıtlanmış gibi hissediyor. Anne ve babamı ziyaret edemiyorum, onlarla vakit geçirmeyi özledim. Bende çok emekleri var.

‘Barış hocam büyük şans’

Mentörünüz, Avrupa’nın önemli statlarında görev yapmış bir isim; Barış Şimşek… Size nasıl katkı sunuyor? Hayalleriniz neler?

İki sezondur üst liglerde görev yapıyorum. İlk yılımda TFF 1. Lig’de başarılı maçlar yönettim. Bu sezon Süper Lig’de görev alıyorum. Önce ülkemde üst düzey maçlar yönetmek sonra da göğsümde FIFA kokartı ile ülkemi uluslararası arenada ve Dünya Kupası’nda temsil etmek istiyorum. MHK’nın beni yeni uygulanmaya başlanan ‘Mentörlük Programı’na da dahil etmesi, kariyerimde önemli bir dönüm noktası oldu. Bu nedenle Başkanımız Sayın Zekeriya Alp ve kurul üyelerimize sonsuz teşekkürler. Barış Şimşek hocam mentörlüğümü yapıyor. Dünya ve Avrupa Futbolu’na ve hakemliğine hâkim, çok tecrübeli bir isim. Bana göre Barış hocam, VAR konusunda Dünya’nın sayılı eğitimcilerinden biri. Onunla çalışmak çok büyük şans. Kendisi ile her maçımı dakika-dakika analiz ediyoruz. Gelişimimde katkısı ve payı büyük. Salgın öncesinde hem MHK’nın hem de benim, yurtdışında eğitim planlarımız vardı. İleri bir tarihe erteledik.‘Kahramanlara teşekkürler’

Müthiş bir çıkışınız vardı. Nereden çıktı bu ara diye üzüldüğünüz mü?

Hem sahada hem de Video Yardımcı Hakem olarak maç temposu yakalamıştım. Ama hiçbir şey sağlığımızdan önemli değil. Şu an en önemli şey, hepimizin sağlıklı bir şekilde bu süreci atlatması.

Sevdiklerinizle nasıl iletişim kuruyorsunuz?

Telefonda görüntülü konuşma, olmazsa olmazımız. Anne ve babam ile böyle hasret gideriyorum. Camiamız ile de iletişim halindeyiz. Birkaç gün önce Başkanımız Zekeriya Alp, Bölge Sorumlumuz Yunus Yıldırım, Cüneyt Çakır ve Fırat Aydınus hocalarımla görüştük.

“Karaoğlan çok güçlü bir isim”

Değişik bir soyadınız var. Bu konuda nasıl tepkiler alıyorsunuz?

Olumlu tepkiler alıyorum. ‘Karaoğlan’ çok güçlü bir isim. Soyadıma layık olmaya çalışıyorum. Esmer olduğum için çevremden, soyadımla çağrıldığım da oluyor!”Serpme börekte başarılıyım”

Ütü, çamaşır, bulaşık… Mutfağa girer misiniz, yoksa yumurta bile kıramaz mısınız?

Böyle bir süreçte evde görev bölümü kaçınılmaz oluyor elbette. Ancak ütü, çamaşır ve benzeri işleri hiç beceremem. Bu nedenle çocuklarla ilgileniyorum. Mutfakta ise becerikliyim. Yemek yapmaktan zevk alırım. Serpme börek ve fırın yemeklerinde başarılıyım. Ayrıca özel soslarımla yaptığım makarnalar da beğenilir.

“Şekerden uzak duruyorum”

Kilo aldınız mı?

Hiç kilo almadım. Beslenmeme dikkat ediyorum, şeker ve türevlerinden uzak duruyorum. Evde olsam da disiplini elden bırakmıyorum. Fiziksel gelişimimizden sorumlu hocamız Çağatay Şahan tarafından yollanan ev antrenmanlarını eksiksiz yapıyorum.

Ne izliyorsunuz?

“Çocuklarımla birlikte çizgi film ve doğa belgeselleri izliyoruz. Bilgi yarışmalarını severim; favorim TRT’de yayınlanan “3’te 3 Tarih”…”

Salgın sonrası yapacağınız ilk 3 şey?

“İlk üçü bilmiyorum! Değişmeyen tek önceliğim, ailem. Onların benimle gurur duyabilecekleri bir hayat sürebilmek istiyorum.”

Kitap öneriniz?

“Simyacı (Paulo Coelho), Fareler ve İnsanlar (John Steinbeck), Kuyucaklı Yusuf (Sabahattin Ali)…”

Film?

“Esaretin Bedeli, Yeşil Yol, 6. His ve klasiklerden ‘Geleceğe Dönüş’ serisi…”

Aşağıdaki boşlukları doldurmanızı istiyoruz…

Şu stresli günlerde istediğim şeyi yapmak için 1 saatim olsaydı ……. “Ailemle birlikte doğa içinde bir kahvaltı yapardım.”

Bu süreçte edindiğim en önemli tecrübe …….. “Hayatın doğal akışının ne kadar önemli ve kıymetli olduğu.”

Geçmişte yapamamıştım, ama şimdi vaktim bol ve sıklıkla …….. “Çocuklar konusunda eşime yardımcı oluyorum.”

Lige verilen bu arada …….. bana çok iyi geldi. “Bahçe ve çiçeklerimle ilgilenmek”

Virüs tehdidi bittiğinde ilk yapacağım şey …….. “Kalabalık bir aile yemeği düzenlemek olacak.”

Salgın bittiğinde bir daha asla …….. “Çocuklarımın oyun oynama isteklerine ‘yorgunum’ diyerek olumsuz cevap vermeyeceğim.”

Son mesajlarınız nedir?

Canla başla çalışan Devlet Büyüklerimize, sağlıkçılarımıza, kolluk kuvvetlerimize, eğitimcilerimize ve sürece destek olan herkese sonsuz teşekkürler. Tüm hastalarımıza acil şifalar, hayatlarını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyorum. Kendimizin ve sevdiklerimizin sağlığı için “Hayat eve sığar… Evde kal Türkiye” diyorum.